Haberin Devamı- Esed rejiminin zulmü esnasında milyonlarca kişinin yerlerinden edildi. Türkiye, bu zulüm karşısında kendisine sığınanları kabul etmede tereddüt göstermedi. Bu yeni dönemde de kendisini sıkıntıda ve endişede hisseden herhangi bir Suriye’de çoğunluk veya azınlık varsa, kim olursa olsun; Nusayriler olur, Aleviler olur, Yezidiler olur, Hıristiyanlar olur, kimler olursa olsun, Türkiye, diğerlerinin olduğu gibi bunların da hamisidir, koruyucusudur. Suriye’nin yeni yönetimi de bu konuda fevkalade hassas. İnşallah hiçbir şey olmaz fakat olması durumunda Cumhurbaşkanımız bu konuda son radde hassas, prensipleri belli.BİRLİĞİ TEHDİT EDEN ÜLKEYİ TERK ETMELİm Özellikle kamplarda ve hapishanelerde tutulan DEAŞ tutukları bunlar ait oldukları ülkeler tarafından geri alınmalılar. Özellikle de DEAŞ tutuklularını orada tutmak için öbür bir terör örgütünü getirip, PKK’yı, bu işte memur etmek gerçekten uluslararası sistemin şu anda kafa başa kaldığı aka bir açmaz ve kriz. Bir lahza önce Suriye hükümetinin kampların ve hapishanelerin güvenliğini devralıp, olmazsa Türkiye de bu konuda elinden gelen desteği vermeye hazırdır.Haberin Devamım Diğer taraftan Suriye’de, kamplar dışında da bulunan yabancı terörist savaşçılarla alakalı, bilhassa PKK saflarında bulunan, ülkenin birliğine, bütünlüğüne karşı duran, sadece Suriye’nin birliğine, bütünlüğüne karşı durmakla kalmayıp, Türkiye’nin ve etraf ülkelerin de birliğini, bütünlüğünü tehdit altına meydan unsurların da bir lahza önce ülkeyi terk etmelerini istiyoruz.”